16.09.2024 - Samsun Şehrine Hoşgeldiniz!
REKLAM ALANI

Vakanüviz yazdı: Savunma sanayiinin eski halleri

Vakanüvis, Türkiye’nin son dönemde savunma sanayii alanındaki yatırımlarının öncesini mercek altına aldı.

Vakanüviz yazdı: Savunma sanayiinin eski halleri
REKLAM ALANI

“Savunma”nın eski hâlleri…

Vakanüvis

Türkiye’nin son yıllarda savunma sanayiinde sergilediği üstün performans göz dolduruyor. Sadece son birkaç haftada gündem olan savunma sanayiine ilişkin gelişmeler bile sahadaki sevindirici gelişmeleri ortaya koyuyor.

TCG Anadolu’dan Altay Tankı’na, Gökbey Helikopteri’nden uzaya çıkacak ilk Türk astronotlara, Bayraktar Kemankeş’ten Atak-2’ye ve daha sayılamayacak çok fazla proje, ürün ve oluşum Türk Savunma Sanayii’nin parlak projelerinden yalnızca birkaçı. Oysa çok değil daha 15, 20 yıl önce devletin resmi raporlarında savunmadaki içler acısı halimiz yer almaktaydı.

Türkiye’de gelişmiş ülkelerin tam tersi politikalar uygulanıyor

2011 yılında kapatılan, bilahare de Cumhurbaşkanlığı bünyesinde Strateji ve Bütçe Başkanlığı’nın içinde faaliyetini sürdüren Devlet Planlama Teşkilatı tarafından geçmişte hazırlanan 5 yıllık planlar kapsamında yayınlanan Özel İhtisas Raporları içinde savunmaya ilişkin de çalışmalar bulunuyordu.

Bu savunma raporlarında da sıklıkla alandaki yerli üretim oranının düşüklüğünden söz edilmekteydi. Bunlardan birisi olan “Dokuzuncu Kalkınma Planı (2007-2013) Savunma Sanayii Özel İhtisas Komisyonu Raporu”nda dünyadaki gelişmiş ülkelerle Türkiye arasındaki savunma sanayii farkı şöyle dile getirilmişti:

“2006 yılı itibarıyla dünya savunma harcamaları toplamı yaklaşık 1 trilyon dolar civarındadır. Gelişmiş ülkeler savunma sistem ihtiyaçlarını yaklaşık yüzde 85’ini kendi milli sanayilerinden karşılamaktadırlar. Üstelik dünyadaki geçerli ticaret ve rekabet mevzuatı da buna uygun düzenlenmiştir. Diğer her sektörde rekabete açıklık ana koşul olduğu halde, savunma sistem alımları bu düzenleme ve koşulların dışında tutulmuştur. Ülkemizde ise durum bunun tam tersidir.”

9 milyar doların sadece 750 milyon doları yerli

Türkiye’nin aslında dünyanın sayılı savunma tedarikçilerinden birisi olduğu vurgulanan raporda, “Ülkemizde savunma ihtiyaçlarının sadece yüzde 20-25’i yerli sanayiden karşılanmaktadır. Körfez ülkeleri ile birlikte Türkiye dünyanın en büyük savunma sistem alıcıları arasında yer almaktadır. Ne var ki, 9 milyar dolarlık toplam savunma ihtiyacımızın 3 milyar doları savunma teçhizatı tedariki olup, bunun ancak net olarak 750 milyon doları yerli sanayiimizce karşılanmakta, geri kalanından dışa bağımlılık sözkonusu olmaktadır. Bu çarkın terse çevrilmesi ve yerli sanayiinin katkısının önümüzdeki yıllarda en az yüzde 75 seviyelerine çıkarılması gerekir.”dedi.

Savunmada yüzde 80 yerliliğe ulaştık

Devlet Planlama Teşkilatı’nın onyedi yıl önceki raporunda tablo böylesi olumsuzluklarla yüklüyken, aradan geçen zamanda tablo giderek tersine dönmekte. Türkiye’nin savunma sanayiindeki üretim, istihdam ve ihracatı her yıl artarken yerlilik oranı da sevindirici bir gelişme içinde.

Son olarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, sosyal medya hesabından yerli savunma sanayinin öncü isimleriyle ilgili videolu bir paylaşımda bulundu.

Yerli ve millî savunma sanayisine vurgu yapılan paylaşımda Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz Türkiye’nin savunma sanayisini Vecihi Hürkuş’un, Selahattin Reşit Alan’ın, Nuri Demirağ’ın ve Nuri Killigil’in hayalleriyle yüzde 80 yerliliğe ulaştırdık. Bu gurur hepimizin. Türkiye Yüzyılı.” ifadelerini kullandı.

REKLAM ALANI
BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ