01.11.2024 - Samsun Şehrine Hoşgeldiniz!
REKLAM ALANI

STK’larda kadın gücü

  MELTEM GÜNAY İstanbul – Sabancı Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Araştırmaları Merkezi Araştırmacısı Kristen Biehl tarafından yapılan …

STK’larda kadın gücü
REKLAM ALANI

 

MELTEM GÜNAY İstanbul – Sabancı Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Araştırmaları Merkezi Araştırmacısı Kristen Biehl tarafından yapılan çalışmada, Türkiye’de aktif olarak hak temelli çalışmalar yürüten, yarısı göç, yarısı çevre alanından olmak üzere toplam 30 farklı STK ile yapılan görüşmelerden elde edilen sonuçlar ortaya çıktı. Kristen Biehl’in, Kadir Has Üniversitesi’nde misafir akademisyen olan Özlem Aslan ile birlikte kaleme aldığı raporda, Türkiye’de göç ve çevre ile ilgili konularda çalışmalar yürüten sivil toplum örgütlenmelerinin toplumsal cinsiyeti çalışma konularıyla nasıl ilişkilendirildikleri, toplumsal cinsiyet eşitliğini çalışma alanları ve kendi iç yapılanmalarına ne şekillerde yansıttıkları inceleniyor. Raporda dikkat çeken başlıklar şöyle:

Göç alanında çalışan STK’larda; Bu kuruluşların yüzde 60’ında kadınların karar verici konumda olduğu görülürken çalışan üyelerin yarısından fazlası kadın. Toplumsal cinsiyet olgusu göç deneyimini önemli ölçüde etkileyen bir unsur olarak kabul ediliyor. Kadın göçmen ve mülteciler genel olarak “hassas grup” kategorisi altında değerlendiriliyor. Göç eden kadınlar için bakım emeği yükünün ve toplumsal cinsiyete dayalı şiddetin artması, destek ve koruma hizmetlerine erişimin kısıtlı olması, göç sonrası yaşanan işsizlik, geçim sağlayamama ve sosyal dışlanma ile tetiklenen “erkeklik krizinin” özellikle kadına yönelik şiddetin artmasındaki rolüne işaret ediliyor. Görüşme yapılan kuruluşların tamamı toplumsal cinsiyet eşitliğini merkeze alan projeler yürütüyor.

Çevre alanında çalışan STK’larda: Kuruluşların yüzde 50’ye yakınında kadınlar karar verici konumda. Kadın olmanın çevresel sorunlardan etkilenmede belirleyici bir aldığı görüşü hakim. Göç ve çevre alanlarına beraber bakıldığında ise kadınlar benzer nedenlerle en kırılgan grup olarak tanımlanıyor. Kadınların hem göç ve yerinden edilme süreçlerinden hem de kirlilik, kuraklık ve iklim krizi gibi çevresel olgulardan daha olumsuz etkilenmelerinin başlıca nedeni olarak toplumsal cinsiyet rolleri gereği kadının yüklenmek zorunda kaldığı bakım emeği gösteriliyor. Kadınların kırılganlığı da dolayısıyla daha çok anne ve eş olmak üzerine kuruluyor.

REKLAM ALANI
BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ