Ette 7, sütte 4 TL indirim! Hangi ürün ne kadar ucuzladı?
DUYGU ERDOĞANTemel gıda maddelerinde Katma Değer Vergisi’nin (KDV) yüzde 8’den yüzde 1’e inmesinin ardından denetimler sürüyor. Genel olarak …
DUYGU ERDOĞAN
Temel gıda maddelerinde Katma Değer Vergisi’nin (KDV) yüzde 8’den yüzde 1’e inmesinin ardından denetimler sürüyor. Genel olarak değişikliğe uyulduğu görülse de ilerleyen günlerde fiyatlara yansımanın kalıcı olup olmadığı anlaşılacak. Bazı maliyet kalemlerinde sürekli değişkenlik gösteren fiyatlar; üretici, komisyoncu, sanayici ve tüketiciyi ayrı ayrı zorlu şartlara itiyor. Hava şartlarının düzelmesiyle özellikle sebze ürünlerinde bozulan arz talep dengesinin düzelmeye başladığı görülüyor. Kırmızı ette ise KDV indirimi tezgaha yansıdı ancak karkas ette devam eden fiyat artışı çözümü tıkıyor.
İndirim öncesinde çektiğimiz fotoğraflar ile yaptığımız karşılaştırmalara baktığımızda; zincir marketlerde süt ürünlerindeki KDV kaynaklı fiyat indirimi ortalama 4-7 lira arasında oldu. Özellikle peynir fiyatlarında bir gevşeme var. Çay fiyatındaki düşüş ise 2 ila 3 lira arasında.
‘Sadece zammı önledi’
Ayçiçek yağında 1 litrelik ambalajda fiyat düşüşü 2 lira, 2 litrelik ambalajda ise 4 lira oldu. En güçlü fiyat düşüşü ise bakliyatta görülüyor. Buna göre kırmızı ve yeşil mercimek fiyatında 5 liraya yakın fiyat indirimi geldi. Bulgurda 1-2 lira, pirinçte 2 lira düşüş var. Market tezgahındaki kırmızı etteki fiyat indirimi ise 7 lira olarak görülüyor.
Bazı markaların ürünlerinde ise indirim görülmedi. Bu markalar, KDV indiriminin, ürüne gelecek yeni fiyat artışlarını engellediğini ancak fiyat düşüşüne yönelik bir oran oluşturmadığını ifade etti.
Bu haftaya kadar tüketicinin ana gündemini; salatalık, patlıcan ve kabakta bu haftaya kadar kilosu 30 lirayı gören fiyatlar; kış sebzelerinin genel olarak hızlı fiyat artışı ile süt ürünleri ve et fiyatlarındaki önlenemez yükseliş oluşturdu. Enerji başta olmak üzere üretici maliyetlerindeki yükselişler ile hızla artan ambalaj fiyatları da üretici/satıcı tarafında ana sorunlar olarak kayda geçti.
‘Hem sorun, hem çözüm tarlada’
‘Sorunun kaynağı tarlada başlıyor’ diyen Tarım Yazarı Ali Ekber Yıldırım, çözümün de market rafları yerine yine tarlada aranması gerektiğine dikkat çekiyor. Yıldırım, “7 puanlık KDV indirimine karşılık bir bu kadar da firmaların indirim yapması bekleniyordu ancak böyle olmadı. Birkaç hafta raflarda bir gevşeme görülür ancak ardından yine yüksek fiyatları konuşacağız. Girdi maliyetleri, taşıma maliyetleri, ambalaj maliyetleri artmaya devam ederken raftaki ürünün fiyatının düşmesini bekleyemeyiz.
Temel çözümün girdi maliyetlerini düşürmekle ve üretimi artırmakla olacağını görmemiz gerekiyor” dedi. Sebze tarafındaki fiyat artışlarını da değerlendiren Yıldırım, “En önemli sorunlardan biri seradaki üretim maliyetlerinin artışı. Bir yılda yüzde 130’un üzerinde artış yaşandı. Aralık ve nisan dönemi tüm dünyada üretimin azaldığı bir dönem. Ürün azalınca fiyat artıyor. Bir de ‘mevsimsellik iddiası var.’ Ürünlerde bir mevsimsellik etkisi elbette var ancak geçmiş yıllara baktığımızda, yazın 3-4 lira olan domates kışın 7-8 lira olurdu. Yine patlıcanda, salatalıkta böyleydi. Bir anda 25-30 liraya çıkan fiyatları maliyetler tetikliyor” diye konuştu.
‘Maliyet artışı durmuyor’
Kırmızı ette toptan satışta alış fiyatında yüzde 1 olan KDV, perakende satışta yüzde 8 olarak uygulanıyordu. Konuyla ilgili kesimlerin uzun zamandır KDV indirimi talebi vardı. Mevcut indirim ile bazı kasaplarda 10-12 lira arasında fiyat indirimi yapıldı.
Türkiye Kasaplar, Besiciler Et ve Et Ürünleri Esnaf ve Sanatkarları Federasyonu Başkanı Fazlı Yalçındağ, “KDV indirimi ile uzun dönemdir yaşanan sorun çözülmüş oldu. Bizler indirimi müşterimize anında yansıtmaya başladık. Ancak örneğin cuma günü aldığım ile bugün aldığım fiyatlar arasında üç lira fark ediyor. Yani maliyet artışları durmuyor. Yine de maliyetlerin bizi zorladığı noktaya kadar devletin katkısına biz de katkı vereceğiz. KDV indirimi en azından gelecek zamları göğüslememizi sağlayacak” dedi.
‘Ücretsiz alsak bile 3.5 liraya gelir’
Özellikle kar yağışının etkili olduğu büyükşehirlerde ve aşırı yağışların yaşandığı üretici illerdeki sıkıntılar nedeniyle birkaç haftadır sera sebzelerindeki fiyat artışları tetiklendi ve oldukça yüksek fiyatlar oluştu. Biber çeşitlerinde 30-40 lira, patlıcan, kabak ve salatalıkta 25-30 lirayı aşan fiyatlar yaşandı. Bu hafta pazar ve market fiyatlarında gevşeme yaşanan bu ürünlerden salatalık 12-15 liraya, patlıcan ve kabak ise 17-20 liraya satılıyor.
Fiyatların bir miktar daha ineceğini anlatan Mersin Halciler Derneği Başkanı Münir Şen, “Bu haftaya kadar özellikle hava şartlarının zorluğundan kaynaklı olarak kışlık (sera) sebzelerde fiyat artışları herkesi çok rahatsız etti. Arz talep dengesi şaşmıştı. Fiyatların aşağıya geldiğini görüyoruz. Önceki hafta halde 17 lira olan hıyar 7 liraya düştü. 20 lira olan patlıcan 12 liraya indi. Zaten artık artan maliyetler göz önüne alındığında kimse 3-5 liraya ürün almayı beklemesin. Sorun, yüksek üretici maliyetlerinden kaynaklanıyor. Ürünü üreticiden ücretsiz alıp yüklesek, İstanbul’a, Ankara’ya, Anadolu’ya 3.5 liradan aşağı mal etmek mümkün değil” diye konuştu.
1 dönüm serada normalde 1 tonun üzerinde ürün beklendiğini anlatan Şen, bu oranın 150 kiloya kadar düştüğünü söyledi. Düşüşün temelinde ise, maliyetleri yükselen üreticinin gerektiği kadar gübre, ilaç, enerji kullanamaması sıkıntısı bulunuyor.
Ambalaj için özel talep var
Münir Şen, akaryakıt, enerji gibi yüksek maliyetlerin yanında ambalaj maliyetlerinin de çok yükseldiğini kaydederken, “Ürünler tarladan vatandaşa ambalaj ile taşınıyor. Yani fiyat artışları hissediliyor. Örneğin plastik sandık fiyatı 2.5 lira iken 8 lira oldu, karton koli 3.5 liradan 14 liraya çıktı” dedi. Bu maliyet kalemlerinin belli bir seviyede tutulmasına yönelik taleplerini belirten Şen, aksi durumda artışın devam edeceğinden endişelendiklerini belirtti. Fazlı Yalçındağ ise et ambalajında kullanılan streç filmden örnek vererek; 150 lira olan fiyatın 600 liraya çıktığını söyledi.
Yemciler fiyatları düşürecek mi?
Süt üreticileri ve besiciler tarafında en önemli girdi maliyetlerinden birini de çoğu ithal kaynaklı olan yem oluşturuyor. Türkiye Süt Üreticileri Merkez Birliği Başkanı Tevfik Keskin, arpa, mısır, yulaf, çavdar gibi ürünlerin de KDV indirimine tabii olduğunu hatırlatırken, “Üreticiler için destekleyici oldu. Bizler de takipçisi olacağız. Devletin taşın altına elini koyduğu yerde özel sektör de koymalı. Yem fiyatlarında da bu ürünlerden faydalandığı ölçüde indirime gidilmeli. Bu sayede girdilerimize katkısı olursa, üretici nefes alır” dedi.
Temel gıdada katma değer vergisinin (KDV) yüzde 8’den 1’e düşürülmesinin ardından tüm yurtta Ticaret İl Müdürlüğü ekipleri denetim için sahaya indi. Denetimlerde kasada kesilen fişlerdeki KDV oranı ile raflardaki fiyat ürün etiketlerinde düzenleme yapılıp yapılmadığı kontrol edildi.