Erkek İsimleri 2022: En Güzel, Hiç Duyulmamış, Farklı, Yeni Nesil, Değişik, Modern, Havalı, Bilinmeyen Erkek Bebek İsimleri
Anne baba olmaya hazırlanan çiftlerin hamilelik dönemi veya öncesinden en çok düşündüğü konulardan birisi de bebeğe verilecek isimdir. Erkek veya …
Anne baba olmaya hazırlanan çiftlerin hamilelik dönemi veya öncesinden en çok düşündüğü konulardan birisi de bebeğe verilecek isimdir. Erkek veya kız çocuğu sahibi olmaya hazırlanan ebeveynler çocuklarını hayat boyu taşıyacağı isme karar verirken seçici davranırlar. Erkek bebek bekleyen çiftlerin çocuklarını verebileceği birbirinden güzel ve anlamlı pek çok isim yer alıyor.
‘A’ İle Başlayan Erkek Bebek İsimleri ve Anlamları
Abad: Şen, bayındır, Sonsuz gelecek zamanlar.
Abadın: Ezeli.
Abak: Köylü.
Abakan/Abakay: Bir Türk boyunun adı.
Abakay: Bir Türk boyunun adı
Abamüslüm: İslamiyete inanların ulusu, yücesi.
Abat: Şen, rahat, mutlu olmuş
Abay: Hüner, beceri
Abaza: Kafkaslarda yaşayan bir Türk soyu.
Abbad: Allaha itaat ve ibadet eden, kulluğunu hakkıyla yerine getiren. Yasaklarından kaçınan kişi manasındadır. Abbad b. Bişr. Ashab dan.
Abbas: Sert, çatık kaşlı kimse. 2. Arslan – Abbas b. Abdülmuttalib. Rasûlullah (s.a.s)’ın amcası, Mekke’nin fethinde müslüman olmuştur.
Abdal: Derviş, bilgili kişi.
Abdi: Kulluk ve itaat edendir. Kullukla, kölelikle ilgili
Abdulhamit: Hamdolunmuş, övülmüş, bütün varlığın diliyle övülmüş Allah’ın kulu
Abdulkadir: Her şeye gücü ve sözü yeten
Abdullah: Allah’ ın kulu
Abdulrezzak: Yukarıdan gelen ilk kullardan biri
Abdurrahman: Rahmet sahibi olan Allah’ın kulu.
Abduş: “Abdullah” isminin kısaltılarak bir başka söyleniş biçimi.
Abdülalim: Herşeyi bilen Tanrı’nın kulu.
Abdülaziz: En yüce, en değerli olan Allah ın kulu. Büyük ve aziz olan, izzet ve şeref sahibi Allah ın kulu. Aziz Allah’ın isimlerindendi r. – Sultan Abdülaziz
Abdülbaki: Her zaman var olan Allah ın kulu. Sonsuz, ebedi olan ve ölmenin kendisi için sözkonusu olmadığı. Allah ın kulu-Allah’ın isimlerinden.
Abdülbari: Yaratan, yaratıcı Allah’ın kulu. Bari ismi, Allah ın isimlerindendir. Abd takısı almadan kullanılmaz. Yaratan, yaratıcı olan Allah’ın kulu
Abdülbasir: Her şeyi görüp gözeten ve gizliliğin kendisi için söz konusu olmadığı yüce Allah’ın kulu.Her şeyi görüp anlayan Allah ın kulu.
Abdülbasit: Genişlik, ferahlık ve kolaylık verici olan Allah ın kulu. – Allah ın isimlerinden.Rızkı yayıp bollaştıran Allah ın kulu
Abdülbedi: Allah’ın isimlerinden. Bedinin kulu.
Abdülberr: Berr in kulu. Cömert ve ihsan edicinin kulu.Berr, Allah ın isimlerindendir.
Abdülcabbar: Zorlayıcı güce sahip olan Tanrı’nın kulu.
Abdülcebbar: Cebredici, zorlayıcı, kuvvet ve kudret sahibi Allah ın kulu. Cebbar, Allah ın isimlerindendir. Zorlayıcı güce sahip olan Allah ın kulu.
Abdülcelil: Büyük, ulu, yüce Allah ın kulu. Celil, Allah ın isimlerindendir. En yüce olan Allah ın kulu
Abdülcemal: Güzellikleri kendinde toplayan Allah ın kulu.
Abdülcevat: Cömert olan Allah ın kulu.
Abdüleelal: Tanrı’nın kulu.
Abdülehad: Şeriki ve ortağı bulunmayan, tek olan Allah ın kulu. Ehad, Allah ın isimlerindendir.
Abdülesed: Aslan ın kulu.- Hz. Rasûlullah (s.a.s) m reddettiği isimlerdendir. Müslümanlar kullanmazlar.
Abdülevvel: Herşeyin evveli, ilk olan, varlığının başlangıcı bulunmayan Allah ın kulu.
Abdülezel: Ezelden beri var olan varlığı için başlangıç söz konusu olmayan Allah ın kulu. Ezelden beri var olan Allah ın kulu.
Abdülferid: Tek, eşsiz, eşi olmayan, kıyas kabul etmez, üstün olan. Allah ın kulu.
Abdülferit: Üstün olan Tanrı’nın kulu.
Abdülfettah: Gizli şeyleri açığa çıkaran Allah ın kulu. Zafer kazanmış, üstün gelmiş, fetheden-açan, kullarınının kapalı-müşkil işlerini açan Allah ın kulu. Allah ın isimlerindendir.
Abdülgaffar: Kullarının günahlarını affeden Allah ın kulu. Allah ın isimlerindendir. “Abd” takısı almadan kullanılmaz.
Abdülgafur: Bağışlayan, acıyan Tanrı’nın kulu.
Abdülgani: Zengin ve eli açık Tanrı’nın kulu.
Abdülhak: Yüce Tanrının kulu
Abdülhakim: Her şeyi bilen Tanrı’nın kulu.
Abdülhalik: Yaratan Tanrı’nın kulu.
Abdülhalim: Anlayışlı, izanlı Tanrı’nın kulu.
Abdülhamit: Övülen Tanrı’nın kulu.
Abdülkadir: Kudretli ve güçlü olan, Allah`ın kulu.
Abdülkerim: Kerem sahibi, cömert, ulu olan Allah ın kulu.
Abdüllatif: Zenginliğini paylaşan Tanrı’nın kulu.
Abdüllazim: Büyük, yüce, ulu, yüksek.
Abdülmecit: Şan ve şeref sahibi Tanrı’nın kulu.
Abdülmelik: Tüm evrene egemen olan Tanrı’nın kulu.
Abdülmetin: Kudrete sahip Tanrı’nın kulu.
Abdülrezzak: Soylu, gücüne güç katan
Abdülvahap: Eli açık Tanrı’nın kulu.
Abdülvahip: Üstün olan Tanrı’nın kulu.
Abdülvahit: Üstün olan Tanrı’nın kulu.
Abdürrahman: Rahmet sahibi olan Tanrı’nın kulu.
Abdürrauf: Çok merhamet eden, esirgeyen Allah ın kulu. Rauf olan Allah ın kulu.
Abdürreşit: Doğruluğu öğreten Tanrı’nın kulu.
Abdürreşit-Abdürreşid: Allah´ın isimlerinden. Reşid´in kulu, doğru yolu gösteren Allah´nın kulu.
Abdürrezzak: Bütün mahlûkların rızkını veren Allah´ın kulu. – Rezzak, Allah´ın isimlerindendir. “Abd” takısı almadan kullanılmaz. Tüm yaratıklara rızkını veren Allah´ın kulu.
Abdüssamed-Abdüssamet: Kimseye ve hiçbir şeye ihtiyacı olmayan Allah´ın kulu. Kimseye hiçbir şeye muhtaç olmayan, Allah´ın kulu. – Samed, Allah´ın isimlerindendir.
Abdüsselâm: Barışçı olan Tanrı´nın kulu Barış, rahatlık, selamete çıkaran, selam eden, zevalsiz ebedi olan Allah´ın kulu. – es-Selam kelimesi, Allah´ın isimlerindendir. “Abd” takısı almadan kullanılamaz.
Abdüssemi: Her şeyi işiten, duyan Allah´ın kulu. Her şeyden arınmış olarak bütün sesleri, sözleri ve kelimeleri işitip ayırdeden yüce Allah´ın kulu.
Abdüssettar: Günahları örten, gizleyen Allah´ın kulu.
Abdüşşahid: Şahid´in kulu. Görünen ve görünmeyen eşyanın hepsini görücü ve tasarruf edici olan ve her şeyi müşahade altında bulunduran Allah´ın kulu. Şahid, Allah´ın isimlerindendir.
Abdüşşekür: Emrine uyan, yasaklarından sakınan kullarını seven ve çok ikramda bulunan Allah´ın kulu. Şekür, Allah´ın isimlerindendir. “Abd” takısı almadan kullanılmaz.
Abdüzzahir: Varlık ve birliği sonsuz sayıda eserler ve delillerle belli olan Allah´ın kulu. Ez Zahir, Allah´ın isimlerindendir.
Aber: Hz. Nuh´un erkek torunu.
Abgun: Mavi renk. Gök. 2. Parlak. 3. Nişasta
Abıd: Dindar, sofu, din kurallarına bağlı.
Abır: Huzur, barış.
Abid: Dini bütün, dindar, sofu.
Abide: Anıt önemli ve değerli yapıt anlamındadır
Abidin: Dua eden, duacı
Abir: Güzel kokan, mis, güzel koku.
Aborkar: Tutumlu, tutumlu davranan.
Abrek: Yaşadığı toplumun düzenine karşı gelen, savaşçı
Abuşka: Kadının kocasına verilen bir ad.
Abuzer: Altın suyu. Altın suyu misali parlak ve görkemli
Abuzettin: Dindar, din yolunda hızlı giden.
Acabay: Güçlü kuvvetli kişi.
Acabey: Güçlü kuvvetli kişi.
Acahan: Güçlü kuvvetli kişi
Acar: Becerikli, atılgan, ele avuca sığmaz
Acaralp: Yiğit, becerikli, cesur kişi
Acarbay: Zengin, kuvvetli
Acarbey: Güçlü, cesur, atılgan, becerikli kimse.
Acarer: Güçlü, becerikli, gözü pek kimse.
Acarkan: Atılgan, güçlü, kuvvetli
Acarman: Çevik, becerikli, girişken insan.
Acaröz: Özü güçlü, yiğit kimse
Acarsoy: Yiğit soy, güçlü soy
Acartürk: Yiğit Türk, güçlü Türk, gözüpek Türk
Acatay: Güçlü tay
Acem: Açık ve doğru Arapça konuşamayan kimse 2. İran haklarından birine mensup.
Aclan: Yerinde duramayan, aceleci.
Acun: Dünya, varlık
Acunal: Dünyayı kapsayan, dünyayı fetheden; Dünyayı fethet; dünyaya yayıl” anlamında kullanılan bir isimdir.
Acunalp: Dünyaca tanınmış yiğit.
Acuner: Dünya eri, dünya yiğidi
Acunseven: Evreni seven, dünyayı seven
Açıkalın: Alnı açık kimse, temiz kişi
Açıkel: Cömert insan.
Açıker: Doğruluğun, dürüstlüğün savunucusu olan
Açıkgün: Güneşli gün, bulutsuz gün
Ada: Deniz veya göl suları ile çevrilmiş küçük kara parçası.
Adahan: Ada ve han sözlerinden oluşan bir ad.
Adal: Adın yayılsın, ün kazan” manasında.
Adalan: Adı bilinen, tanınan, iyi ünü olan
Adalettin-Adaleddin: Dinin adaleti.
Adalı: Ada halkından olan kimse.
Adalır: Adlanır, ad alır, bilinir
Adamış: Adak yapmış olan kimse.
Adanır: Adı ünlenen kimse.
Adar: Uygur metinlerinde geçen bir Türk adı, olgunluk, erginlik, süre zaman, omuzdaş
Adaş: Adları eş olanlar, aynı adı taşıyanlardan her biri, kardeş, edinilmiş olan, arkadaş
Adem: İyi, temiz insan. İlk insanın adı Hz. Adem
Adıcan: Adı ile sevilen, adı sevgili olan.
Adıgün: Adı aydınlık, gün gibi olan
Adıgüzel: İsmi güzel anlamında.
Adın: El, kimse.
Adınamlı: İsmiyle ünlü olan.
Adısanlı: İsmiyle ünlü olan.
Adısoylu: İsminin çok elit olduğu anlamında.
Adısönmez: Adı sürekli olarak yaşar, adı sürer gider, kuşaktan kuşağa sürer.
Adıvar: Adı yok değil adsız değil, adlandırılmış.
Adıyahşi: İsmi güzel anlamında.
Adil: Adaletli
Adilhan: Doğruluğun, Hakkın Hükümdarı.
Adin: Cennet
Adiyan: Bervari ilçesi halkından kabile.
Adlı: Zamir
Adlığ: Adı var, adı sanı bilinen, tanınmış ünlü
Adnan: Cennette ölümsüzlüğe kavuşan kişidir. Bir yere yerleşip ikamet eden kişi manasındadır ayrıca.
Adni: Cennetlik insan
Adsay: Moğol hakanlarından biri
Adsız: Adı olmayan, isimsiz
Adsoy: İsmi soyunu ifade ediyor anlamında.
Aduşan: Ateş, alev
Afacan: Ele avuca sığmaz, çok zeki.
Afer: Çok beyaz, bembeyaz.
Affan: Kendini kötülüklerden uzak tutan
Afgan: Çabuk sinirlenen.
Afif: Temiz, namuslu.
Afra: Beyaz toprak. 2. Ayın 13. gecesi.
Afrin: Suriye’de bir şehir
Afşin: Zırh, silah
Aga: Haber, bilgili kişi, bilen.
Agah: Bilgili, uyanık
Agâh: Bilgili, uyanık
Ager: Temiz, doğru kimse
Agıl: Akıl, zeki.
Agid: Yiğit, güçlü, yürekli.
Agir: Ateş.
Agra: Çok sevimli, çok yakışıklı.
Ağa: Ağabey, köy ve kasabalarda büyük toprak sahibi olan Varlıklı kimse
Ağababa: Bir yerde sözü geçen ve ileri gelen kimse.
Ağabay: Ağa ve çok varsıl kimse
Ağabey: Ağa, çok varsıl, güçlü kişi.
Ağacan: Cömert, içten kimse.
Ağahan: Ağaların ağası.
Ağakan: Ağa soyundan gelme.
Ağan: Geceleri gökte, ara sıra, hızla akıp gittiği görülen ışıklı nokta, göktaşı, akanyıldız
Ağaner: Akanyıldız gibi güzel er, akaner
Ağansoy: Yüksek soylu.
Ağaoğlu: Saygı duyulan birinin oğlu. 2. Beyzade.
Ağar: Sadık kişi.
Ağarantan: Sabahın erken vakti, tan vakti
Ağca: Çok beyaz, apak
Ağcabey: Temiz ve kişilikli insan.
Ağçelik: Çok iyi su verilmiş, çelik, ak çelik
Ağer: Temiz kişi, temiz erkek, ak er
Ağırtaş: Ağırlığı çok olan taş, ağırbaşlı kimse
Ahen: Demir gibi sert.
Ahıska: Gürcistan’da bir kent.
Ahi: Dost canlısı. 2.Erkek kardeş. 3. Eli açık, cömert.
Ahlas: Saf, halis, karışımsız. 2. İyi yürekli, temiz kimse. 3. Kur´anî ıstılahta, Allah´a halis olarak yönelip ihlaslılıkta ileri bir dereceye varmış kul.
Ahmed: Çok, en çok övülmüş, methedilmiş kimse manasındadır. Kur’an-ı Kerim’de Saf suresinin 2. ayetinde
Ahmet: Övgüye değer.
Ahter: Yıldız.
Ahves: Cesur, kahraman, yiğit.
Aka: Saygıdeğer kimse, ağa
Akabay: Varlıklı kimse, ağa
Akabey: Varlıklı kimse, ağa ve bey
Akad: Soyluluk, Onurlu bir kişiliğe sahip olmak
Akadlı: Adı ak, soyu temiz
Akagündüz: Asıl adı Enis Avni olan bir yazarımızın takma adı
Akal: Akal
Akalan: Ak alan, ak meydan, beyaz alan
Akalın: Temiz alın, açık alın, ak alın.
Akalp: Doğruluğu ve dürüstlüğüyle tanınan kimse.
Akam: Etki, sonuç, vargı.
Akan: Akıp gitmekte olan
Akaner: Akıp giden yiğit
Akansel: Akan, uzun mesafeden sonra denize dökülen su.
Akansu: Akıp giden su
Akant: Temiz, dürüst, sözünün eri.
Akar: Akmak eylemini yapar
Akarca: Akıp giden su, akan su, akarsu
Akarçay: Akıp giden su, akıp giden çay
Akarsel: Akıp giden sel
Akarsoy: Soyun devam etmesi.
Akartuna: Tuna gibi gürül gürül akan.
Akartürk: Akıp giden Türk.
Akasoy: Ağa soylu, soyunda ağalık bulunan kimse ağa soyu
Akata: Temiz ata, namuslu ata, lekesiz ata
Akatay: Temiz ve herkesçe bilinen kimse
Akay: Dolunay, ayın ondördü.
Akaydın: Aydınlık, temiz
Akba: Sazlık, bataklık, ağba
Akbal: Beyaz, temiz, bal gibi.
Akbaran: Ak güç
Akbaş: Tane tutamamış ekin, başağı, bir tür ak buğday, şahinden büyük bir av kuşu
Akbaşak: İnce sık yapraklı, beyaz çiçekli bir bitki.
Akbatu: Yiğit erkek
Akbatur: Namuslu ve yiğit
Akbay: Namuslu ve varsıl, Mısır Türk Kölemenlerinden bir kişi.
Akbayar: Namuslu, temiz ve yüce
Akbeğ: Namuslu ve varsıl, akbay, ak bey
Akbek: Namuslu ve varsıl
Akbel: Ak, beyaz, ile “bir dağın iki tepesi arasında geçit veren çukurca yer anlamına gelen “bel” sözcüğünden gelmektedir
Akbey: Temiz ve güvenilir kişi.
Akbilge: Bilge, temiz bilge
Akbora: Ak yel, ak fırtına
Akboy: Temiz ve güvenilir bir soydan gelen.
Akbudak: Ak renkli budak
Akbulut: Beyaz bulut
Akburç: Ak renkli kale burcu
Akburçak: Bir metre boyu olabilen bir burçak türü
Akcebe: Savaşlarda kullanılan beyaz zırh
Akçakaya: Oldukça ak renkli kaya, beyazca kaya
Akçakıl: Ak renkte küçük taş, akarsu kıyılarındaki ak renkli küçük taş
Akçal: Ak renge yakın, beyaza yakın beyaza çalan
Akçalı: Para ile ilgili, parası olan zengin
Akçar: Temiz ruhlu.
Akçasu: Duru su, ak su
Akçay: Duru çay, ak su
Akçıl: Beyaza yakın, beyazı çok, içinde ak renk bulunan, kırçıl
Akçınar: Bir çınar türü
Akçit: Aydınlık yüz, ışıklı yüz
Akdağ: Ak renkli dağ. 2. Kar kaplı dağ.
Akdal: Beyaz dal
Akdamar: Beyaz damar, akan damar
Akdemir: Demir gibi güçlü
Akdeniz: Ülkemizin güneyindeki deniz
Akdik: Ak renkte ve dik
Akdiken: Gövemeriği ya da geyik dikeni de denilen bir bitki alıç
Akdil: İyi, güzel konuşan
Akdoğ: Doğ ve ak git
Akdoğan: Kıvrık ve kısa gagalı, yırtıcı bir kuş.
Akdoğdu: Tertemiz doğan
Akdoğmuş: Akça pakça doğmuş, beyaz tenli doğmuş
Akdoğu: Beyaz şafak, ak ışıklı doğu.
Akdora: Ak renkte dağ tepesi, ak doruk
Akdoru: Karla kaplı zirve.
Akdoruk: Beyaz renkte, ağaçsız dağ tepesi
Akduman: Beyaz duman
Akdur: Akıp git ve dur, akıp dur
Akel: Güvenilir kişi anlamındadır bunun yanında doğru, dürüst işler yapan kişi
Aker: Dürüst, er kişi.
Akergin: Ak ve olgun
Akerman: Soylu kişi
Akersan: Yiğit sanlı
Akersoy: Yiğit soylu, dürüst, namuslu
Akgil: Soyu temiz olan
Akgiray: Temiz ve yaraşır
Akgüç: Namuslu ve güçlü
Akgün: Sevinçli gün
Akgündüz: Aydınlık gündüz.
Akgüner: Aydınlık sabah vakti
Akhan: Ak soylu han
Akı: Yiğit, ağa, kardeş, eli açık
Akıalp: Eli açık, yiğit, yiğitler yiğidi
Akıl: Zeka.
Akıman: Eli açık, yiğit, yiğit kimse
Akın: Her engeli aşan, güçlüklerden yılmayan, hızlı hareket kabiliyetine sahip
Akınal: Saldır ve kazan.
Akınalp: Akın eden yiğit. Yiğit.
Akıner: Akın eri, akın yapan er
Akıneri: Akın yapan yiğit, akıncı yiğit
Akınsoy: Savaşçı soyu.
Akıntan: Tan vakti, tanyeri ağarırken yapılan akın
Akıntürk: Akıncı Türkler.
Akış: Akma eylemi
Akif: Bir şeyde sebat eden. 2. İbadet eden, ibadet maksadıyla mübarek bir yere çekilen. İ’tikafa giren.
Akil: Akıllı, Rüştünü kanıtlama konumuna gelmiş, yaptıklarının farkında olan.
Akimaş: Şelale
Akkan: Soyu temiz insan.
Akkaş: Beyaz renkli yeşim taşı
Akkaya: Beyaz kaya.
Akkerman: Yüksek burçları olan kale .
Akkılıç: Kirlenmemiş kılıç.
Akkın: Arzulu, aşık.
Akköz: Ak renkte göz, ak kor
Akkurt: Beyaz renkli kurt.
Akkuş: Yırtıcı bir kuş türü.
Aklan: Hızlı akan derecik
Akman: Temiz, beyaz, güzel insan.
Akmaner: Lekesiz yiğit, ak alınlı kimse
Akmeriç: Duru akan Meriç.
Akozan: İçten, duygulu şair.
Akönder: Güvenilir lider.
Aköz: Özü ak, temiz
Akpolat: Temiz, güçlü kuvvetli kişi.
Aksal: birçok kalın direğin yan yana bağlanmasıyla yapılan, düz ve korkuluksuz Deniz ya da ırmak taşıtı.
Aksan: Temiz, lekesiz ün.
Aksay: Ak renkte yassı taş, boz renkli kayalık yer.
Aksoy: Temiz soy, lekesiz soy.
Aksun: Temizlik, dürüstlük, veren.
Aksungur: Atmacaya benzeyen bir kuş, akdoğan
Akşın: Teni ve kılları ak renkli kimse
Akşit: Kutlu, uğurlu. Ak güneş, nur, aydınlık.
Aktan: Aydınlık sabah manasındadır. Güneşin ağırma vakti.
Aktaş: Beyaz taş, kireçtaşı.
Aktay: Beyaz renkli at.
Aktekin: Parlak, görkemli, temiz huylu.
Aktemür: Beyaz demir.
Akter: Beyaz ter
Aktimur: Dövme demir, akdemir
Aktolga: Ak kargı
Aktöre: Ahlakçı
Aktuğ: Değerli, önemli.
Aktuna: Duru, berrak akan Tuna nehri.
Aktunç: Beyaz tunç.
Aktün: Aydınlık gece, ışıklı gece
Aktürk: Beyaz, temiz Türk.
Akünal: Temiz ün sahibi olan
Akyel: Güneyden esen yel, lodos, (kimi yerde) doğudan esen yel, (kimi yerlerde) kuzeyden esen yel, poyraz
Akyiğit: Temiz ve güvenilir kişi.
Akyol: Dürüstlüğün yolu.
Akyurt: İyi ve güzel bir vatan.
Akyürek: Yüreği temiz olan, içten yürekli.
Akyüz: Dürüstlüğü yüzüne vurmuş olan kişi.
Ala: Karışık renkli, çok renkli, alaca. 3. Kekliğin boynundaki siyah halka.
Alaaddin: Dinin yücesi, ulusu, büyüğü. Dini yüceltmek için din uğruna çalışan kimse.
Alaatin: Dini yükseltmek, yüceltmek için çalışan
Alacan: Renkli kişiliği olan.
Aladoğan: Bir kuş türü.
Alakoç: Kürkü karışık renkli olan koç.
Alakurt: Derisi karışık renkli olan kurt.
Alakuş: Tavus kuşu.
Alaner: Alan eri, meydan yiğidi
Alangu: Altın geyik
Alasay: Kişiliğiyle çevresinde saygı uyandıran.
Alasoy: Çok renkli bir soydan gelen.
Alatan: Seher vakti rengi.
Alataş: Karışık renkli taşlar
Alatay: Karışık renkli tay.
Alatürk: Çok renkli bir kişiliğe sahip olan.
Alaz: Ateş
Albora: Kırmızı fırtına.
Alcan: Yürekli, cesur
Alçın: Kırmızıya çalan küçük bir kuş
Alçin: Kızıl ve parlak renkli küçük bir kuş.
Aldemir: Ateşte ısıtılıp kırmızı hale getirilen demir Al-Demir.
Aldoğan: Bir tür doğan
Alem: Dünya, cihan, halk.
Alemdar: Bayrak taşıyan, bayraktar anlamındadır. Önder.
Alen: Ermenice kökenlidir. Saygınlık başarı anlamlarında
Algan: Fetihler yapan.
Algın: Sevdalı, tutkun, vurgun, âşık, güçlü, dolgun, keskin, iyi, güzel
Algur: Sakinlik, sessizlik.
Algün: Kızıl gün, al renkli Güneş
Alhan: Al renkli prens
Alışık: Kırmızı renkli ışık.
Ali: Yüce, üstün, yüksek
Alican: Yüce olan can
Aligir: Yandaş, taraftar
Alikan: Hizan’da yaşayan Kürt aşireti.
Alim: Bilen bilgili, çok okumuş kişi manasındadır.
Alinur: Işık saçan yüce kişi.
Aliş: Ali adının sevecenlik verilmiş biçimi.
Alişah: Ulu hükümdar.
Alişan: Ünü büyük.
Aliyan: Nusaybin, cizre arasında yaşayan.
Aliyar: Yar, dost, sevgili anlamlarını taşır. Bunun yanında birleşik isimdir
Alkan: Kırmızı kan, soylu.
Alkım: Gökkuşağı
Alkın: Korkusuz, yiğit, kızıl kın.
Alkin: Korkusuz ve kin dolu.
Alkor: Kıpkırmızı ateş, kızıl köz
Alkun: El gün, herkes
Allahverdi: Allah’ın inayetiyle anlamında.
Aloz: Haşin kimse.
Alp: Yiğit bir sıfat, kahraman anlamı taşır.
Alpagu/Alpagut: Tek başına düşmanla savaşan kahraman. 2. Eski Türklerde kurda verilen bir ad.
Alpagut: Mal mülk sahibi, çiftlik sahibi, kurt seçkin yiğit
Alpağan: Yiğit
Alpak: Cesaret sahibi, kahraman kişi.
Alpan: Etrüsk mitolojisinde bir tanrıça. Aşk tanrıçası, yeraltı tanrısı
Alpar: Yiğit, kahraman, yiğit er, alp er, yiğit kişi
Alparslan: Korkusuz, yiğit, Soylu, aslan gibi anlamında
Alparslan/Alpaslan: Kahramanlar kahramanı.
Alpartun: Yiğit ve onurlu
Alpas: Kızıl pas al renkli pas
Alpaslan: Aslan gib yiğit
Alpat: Yiğit al
Alpay: Güçlü, cesur
Alpaydın: Yiğit ve aydınlık, yiğit ve bilgili yiğit ve aydın
Alpayer: Güçlü ve delikanlı olan.
Alpbilge: Güçlü ve aynı zamanda da akıllı olan kişi.
Alpçetin: Yiğit ve çetin kişi
Alpdemir: Yiğit ve demir gibi
Alpdoğan: Cesur doğan
Alper: Yiğit kişi
Alperen: Yiğit ve ermiş kişi.
Alpergin: Yiğit ve ergin, yiğit ve olgun
Alpermiş: Yiğit ve ermiş kişi
Alpertunga: Bir Türk destanı kahramanı.
Alpgiray: Kırım hanlarından, “Giray” Kırım hanlarına verilen bir ünvan
Alphan: Yiğit han.
Alphun: Yiğit.
Alpkan: Yiğit, yiğit kanlı, soyca yiğit olan
Alpkartal: Yiğit kartal.
Alpkutlu: Yiğit ve uğurlu, uğurlu yiğit
Alpman: Yiğit kimse
Alpsoy: Soyca yiğit olan.
Alpsu: Yiğit ve su gibi.
Alpsü: Yiğit asker, yiğit subay, yiğit er
Alptekin: Yalnız ve uğurlu cesur kişi
Alptuğ: Yiğit tuğu, yiğitlik simgesi.
Alptuğrul: Yiğit alıcı kuş, yiğit doğan
Alpyürek: Yüreğinde yiğitlik, bulunan.
Alsan: Yiğitlik sanı.
Alsoy: Soyu sıcak insanlardan oluşan.
Altan: Altın
Altaner: Kızıl tan eri, kızıl şafak yiğidi, altın renkli şafak
Altar: Tapınaklarda üzerinde dini törenler yapılan taş, masa
Altaş: Kızıl renkli taş.
Altay: Asya’da Batı Sibirya ile Moğolistan’ı ayıran dağlık alan.
Altemur: Kırmızı demir
Altemür: Kızıl renginde demir.
Altınbaran: Altın gibi kıymetli.
Altınel: Altın gibi kişiliğe sahip olan.
Altıner: Altın gibi değerli kimse
Altınhan: Çok değerli kahraman.
Altınkaya: Altın gibi parıldayan kaya.
Altınkılıç: Altın gibi kıymetli kılıç.
Altınok: Altın gibi kıymetli ok.
Altınöz: Özü altın gibi olan kimse
Altınsoy: Değerli bir soydan gelen.
Altıntuğ: Çok değerli tuğ
Altmay: Altın gibi değerli ve ay gibi ışıklı.
Altuğ: Kırmızı tüy.
Altuna: Kızıl renkli Tuna.
Altunç: Kızıl tunç.
Altuner: Çok değerli kimse, altın yiğit.
Alvin: Soylu arkadaş.
Alya: (Arapça.) Er. Yüksek yer, yükseklik. 2. Gök, sema.
Amade: Hazır, istenen, dilek.
Amber: Güzel koku. 2. Güzellerin saçı.
Amil: Faal olan
Amir: Devlete ait, şenlendiren
Ammar: İlk Müslüman olanlardan
Anak: Kibar, zarif bey. 2. Soyu temiz olan.
Anapa: Temel, esas, köken.
Andaç: Ajanda, hatırlatıcı. 2. Anılar, hatıralar.
Andak: Ak ant, temiz yemin, diken, sellerin oyduğu yar
Andarkan: Ateşin efendisi, eski Kırgızlarda bir bitki tanrıçası
Anday: And içmek, yemin etmek
Andıç: Anılar, armağan, hediye.
Anı: Yaşanmış olgulardan belleğin sakladığı her türlü iz, bir olguyu anımsatan şey, hatıra
Anıl: Amaç, maksat.
Anıt: Abide
Anlı: Namı yürümüş olan.
Ansıma: Hatırlanmayı beklemek.
Ant: Yemin, söz verme.
Anter: Arap edebiyatında kahraman.
Anya: Kutsal kitapta adı geçen İsrail peygamberi
Apa: Büyük kız kardeş, abla
Apan: Aniden
Apaydın: Işıklar içinde, çok aydınlık
Ape: Amca, büyük.
Ar: Ateş .
Arabul: Arabuluculuk yap, iki yanın arasını bul, ara ve bul
Araf: Cennet ve cehennem arasındaki yer.
Arafat: Mekke’de bir tepenin adı
Aral: Büyük bir göl
Aram: Sakin, huzurlu.
Aran: Sıcak yer, ova, ılımlı yer. At ahırı.
Aras: Kalın Yün, At kılı anlamında (Aras nehri)
Arat: Yürekli cesur
Araz: İşaret, alamet
Arbas: Çok güçlü erkek
Arbaş: Mavi gözlü ve sarı saçlı erkek, yaramaz
Arbay: Mütevazi insan.
Arca: Çam ağacı, temiz
Arcan: Temiz saf, namuslu
Arda: Asa, işaret için dikilen değnek. Ardıl, sonra gelen, halife.
Ardakan: Arda nehri civarındakilerin soyu
Ardıç: Güzel kokulu yapraklarını kışın da dökmeyen bir ağaç, dağ servisi, çamgillerden kokulu bir ot
Ardıl: Arkadan gelen, sonra gelen (ilk ya da birkaç çocuktan sonra doğan), öncekinden sonra, ardından gelen
Ardil: Yürek ateşi.
Aref: Pek maruf, fazlaca bilinen. Arif, anlayışlı ve bilgili
Arel: Dürüst ve temiz kimse.
Aren: Kum tanesi.
Arer: Temiz ve güvenilir kişi.
Ares: Mitolojide geçen savaş tanrısı
Argın: Yorgun, bitkin
Argon: Ateş rengi.
Arguç: Gururlu.
Argun: İlhanlı hükümdarlarından biri
Argüden: Erdemlilik peşinde olan.
Argüder: Erdemlilik peşinde olan.
Argün: Temiz gün, günlük güneşlik, yaşama sevinci veren gün.
Arhan: Temiz han, temiz yönetici, yiğit han
Arıbal: Arının yaptığı bal, arı balı, tatlı kimse, hoş kimse, katışıksız, bal, temiz bal, saf bal
Arıbaş: Temiz kimse, çalışkan kimse, arı gibi çalışan baş
Arıca: Temizce arı gibi
Arıcan: Temiz kimse.
Arıç: Dirlik, düzenlik, barış
Arıel: Dürüst, temiz kimse, temiz elli
Arıer: Temiz er, katışıksız, er, temiz kimse
Arığ: Arı, temiz, saf, katışıksız, eti yağı erimiş, arık zayıf
Arık: Eti yağı erimiş, zayıf
Arıkal: Temiz kal
Arıkan: Saf kan, temiz kan, soylu kan.
Arıkar: Yardım, yardımcı.
Arıker: Temiz kimse, çelimsiz erkek
Arıkut: Temiz ve kutlu
Arıman: Dürüst ve temiz kişi
Arısal: Arı gibi çalışkan
Arısan: Adı, sanı temiz kimse
Arısoy: Temiz soy, soyu temiz kimse
Arış: Kağnı otu
Arıt: Arınmasını sağla, temiz bir duruma getir, arılaştır
Arıtan: Temiz bir duruma getiren, temizleyen
Arıtaş: Temiz taş
Arıyüz: Temiz yüz, temiz yüzlü
Ari: İran’dan geçerek Kuzey Hindistan’a yerleşen halk veya bu halktan olan kimse.
Arif: Bilen, bilgili
Aril: Temizlenmek, tohum zarı.
Arin: Temiz, saf
Arjen: Volkan alevi
Arjin: Yaşam ateşi, yiğit.
Arkadaş: Birbirlerine karşı sevgi ve anlayış gösteren kişilerden her biri, bir işte birlikte bulunanlardan her biri
Arkan: Arı kan, temiz kan, soylu kan
Arkın: Arkada, geride olan, ağır, yavaş, sakin dingin
Arkış: Haberci. 2.Kervan.
Arkoç: Temiz ve güçlü.
Arkun: Yavaş, geri kalan.
Arkut: Temiz ve uğurlu arı ve kutlu
Arma: Yelken takımı, halat, ip, seren, 2. Bir devletin, bir hanedanın veya bir şehrin sembolü olarak kabul
Armağan: Birini sevindirmek, mutlu etmek için verilen şey, hediye. 2. Ödül. 3. Bağış, ihsan.
Arman: İstek, amaç, dürüst, temiz insan, arı insan.
Armanç: Hedef.
Armin: Özgürlük ve barış yanlısı.
Arol: Arı ol, çalışkan ol
Arpad: Arpacık.
Arpağ: Büyü sihir
Arpak: Büyü, sihir.
Arpat: Hun Uygur halkının önderi. Arpatlar hanedanının kurucusu.
Arpınar: Su gibi temiz.
Arsan: Temiz adlı
Arsen: Kurtuluş, özgürlük.
Arslan: Güçlü, yırtıcı.
Arslaner: Aslaner
Arsoy: Arısoy
Artaç: Utanma duygusunu baş tacı eden
Artam: iyilikçilik, doğruluk, erdem.
Artanç: ince ruhlu, duyarlı, sanatkar.
Artemis: Orman ve savaş tanrıçası
Artuç: Ucuna sivri demir eklenmiş mızrak.
Artuk: Artmış olan, artan, üstün, ünlü Selçuklu emiri
Artun: Kendine güvenen, onurlu, ağırbaşlı.
Artunç: Arı tunç, katışıksız tunç.
Aru: Arı, katışıksız
Arukan: Soylu kan, temiz kan, arı kan
Arya: Operalarda solistlerden birinin orkestra eşliğinde söylediği, genellikle kendi içinde bütünlüğü olan parça.
Aryüz: Arı yüz, temiz yüzlü
Arzık: Dine çok bağlı kimse, uysal, iyi huylu
Arzüdar: istekli.
Asaf: Vezir. 2. Erdem, ileri görüşlülük, yönetimde başarı. hz. süleyman’ın ünlü veziri. süleyman (a.s.)’ın en çok güvendiği kişiydi. Neml suresinde anlatılanlar Asaf üzerine yorumlandı, daha sonra padişahın vezirlerine Asaf unvanı verildi.
Asal: Bir şeyde öğe olan, temel
Asan: Rahat.
Asar: Vezir, nazır, bakan.
Asgar: Küçük, ufak
Asıf: Çok şiddetli esen rüzgâr
Asıl: Başlıca, başta gelen, bir şeyin kendisi, başkası değil, kök, köken, gerçeklik
Asım: Temiz, namuslu, sağlam karakterli.
Asi: Başkaldırıcı, dikbaşlı.
Asil: Yüksek duygularla hareket eden kişi; soyu sopu belli, sağlam soylu kişi demektir.
Aslan: Gürbüz, cesur, yiğit adam
Aslaner: Yiğit erkek, yiğit kimse, aslan gibi kimse
Aslanhan: Aslanların aslanı.
Asli: Asıl, tek.
Asrın: Bu asıra ait, bu devire uygun
Asri: Modern.
Asur: Mezopotamya’da bir devlet ve bu devletin halkı.
Asutay: Yaramaz, huysuz tay, yaramaz çocuk
Aşan: Öte yana geçip giden, yüksek bir yerin, ötesine geçen, Uygur yazıtlarında geçen bir ad
Aşar: Aşıp gider, öte yana geçer
Aşık: Bir kimseye veya bir şeye karşı aşırı sevgi ve bağlılık duyan, vurgun, tutkun kimse.
Aşir: Samimi dost, arkadaş
Aşkan: Renk, beniz
Aşkın: Ölçüyü kaçırmış olan, coşkun. 2. Muadillerinden yeğ, üstün. 3. Fazla
Aşkınay: Ay’ın çok değişik ve çok güzel görünmesi.
Aşkıner: Üstün er, üstün kimse
Ata: Soy
Atabay: Saygıdeğer ve varsıl kimse, Seçuklu döneminde bir unvan, atabey
Atabek: Selçuklu döneminde şehzadeleri eğiten kimse.
Ataberk: Selçuklu Devleti’nde şehzadelerin terbiyesiyle vazifeli şahıs, lala.
Atabey: Selçuklularda şehzadeleri eğitmekle görevli kişilere verilen ünvan24
Atacan: Hoşgörüsü olan kimse, babacan.
Ataç: Atalardan sürüp gelen
Atadan: Atalardan sürüp gelen, ataç
Ataeli: Ata yurdu, ataların doğup büyüdüğü, yaşadığı yer
Atagün: Büyüklerin günü.
Atahan: Büyük yönetici, ata durumundaki han.
Atak: Atılgan yiğit, yürekli
Atakan: Atasının kanını taşıyan, atasının kanından gelen gücü barındıran88
Ataker: Atılgan yiğit, atılgan ve yiğit
Atakol: Atılgan ol
Atakul: Ataya kul, ataya kul olan, ata kulu, lala
Atakurt: Kurt soyundan gelen.
Atalay: Kolaylıkla ileri atılabilen, cesur kimse
Atalay/ Atılay: Kolaylıkla ileri atılabilen, cesur kimse
Ataman: Kazak lideri
Atamer: Benim atam er kişidir, yiğit atam.
Ataner: Senin atan er kişidir, yiğittir
Atanur: Atasından aldığı nuru taşıyan.
Ataol: Gelecek kuşaklara baba, ata olasın
Ataöv: Atalar seni övsün
Atar: İleriye fırlatır. 2.Gücü yeten.
Atasagun: Hekimlerin babası, atası
Atasan: Soyuyla ünlü olan, övünen kişi.
Atasay: Atayı say, ataya saygı göster
Atasev: Atayı, ataları, babayı sev
Ataseven: Atasını, babasını seven
Atasever: Atalarını seven kimse.
Atasevin: Atalarınla sevin
Atasoy: Ata soyu, atadan
Atasöz: Büyük sözü dinleyen.
Atasü: Asker babası, asker atası
Ataullah: Allah’ın hediye ettiği ilk erkek çocuk, Allah’ın bağışladığı, hediye ettiği, ihsanı, lütfü
Atay: Herkesçe bilinen, tanınmış, ünlü
Ateş: Yanıcı maddelerin yanmasıyla ısı ve ışığın ortaya çıkması
Atıf: Eğilimli, birine şefkatle eğilen, sevgi duyan / Bir şeye yönlendirilen
Atıl: Fırla
Atılay: Kolaylıkla ileri atılabilen, cesur kimse
Atılgan: Güçlüklerden ve tehlikelerden yılmayarak daima ileriye atılan, Girişken, tez canlı
Atılhan: Dinamik hükümdar.
Atım: Atılan bir şeyin gidebildiği uzaklık
Atınç: Atılgan, atak
Atik: Çok hızlı davranan, çevik
Atilla: Hunların “Tanrının Kırbacı” denilen büyük hükümdarı
Atlan: Ata bin, at sahibi ol
Atlas: Üstü ipek, altı pamuk kumaş, büyük harita.
Atlı: Atı olan, iyi bir adı bulunan, ünlü, tanınmış, adlı
Atlığ: Namlı, şöhretli.
Atlıhan: Atlı yönetici.
Attila: Hun imparatoru
Atuf: Birine sevgisi olan, sevgi duyan. Allah’a karşı sevgi duyan
Avar: Orta Avrupa’da yaşamış bir Türk boyu.
Avcı: Avlanmayı seven veya avı kendine iş edinen kişi. 2. Bir şeyi büyük bir istekle izleyen ve bulup ortaya çıkaran tanıtan kimse.
Avedis: İyi haber getiren kişi
Aver: Sert ve dik bakışlı kişi.
Avni: Yardım etmek, yardımda bulunmak, yardımla ilgili
Avşar: Bir Türkmen boyu.
Avunç: Teselli, avunma.
Ay Temiz: Ay gibi berrak ve temiz olan.
Ay Timur: Ay gibi ışıltılı ve demir gibi sağlam.
Ayalp: Ay gibi güzel ve yiğit.
Ayanç: Saygı
Ayas: Duru ve dingin havada çıkan kuru soğuk, ayaz
Ayata: Eski Türklerin inanışına göre gökyüzünün ikinci katında oturan tanrı, Ay tanrısı
Ayaydın: Çok aydınlık, ay gibi aydınlık, ay ışığı
Ayaz: Duru ve dingin havada çıkan kuru soğuk, bulutsuz ve Ay ışıklı gecede Çıkan soğuk.
Ayaz Ada: Soğuk ve durgun hava
Aybala: Ay gibi çocuk, Ay gibi parlak ve güzel çocuk.
Aybar: İnsanda saygı uyandıran görünüş, görkem
Aybars: Ay gibi parlak vegüzel, pars gibi yırtıcı.
Aybay: Ay kadar güzel ve zengin
Aybek: Hindistan komutanı.
Ayberk: Güçlü
Aybey: Ay gibi doğan erkek, bey
Aybora: Ay kadar güzel, fırtına kadar yıkıcı, ay ve fırtına
Ayca: Yüzü ay gibi aydınlık ve güzel olan
Ayçetin: Ay kadar güzel ve çetin.
Aydar: Perçem, Manas destanındaki kahraman.
Aydemir: Demir kadar sert kimse manasındadır.
Aydın: Bilge.
Aydınalp: Aydınlık ve yiğit.
Aydınay: Ay’ın çok parlak hali.
Aydınbay: Saygın ve de bilgili olan kimse.
Aydınbey: Saygın ve de bilgili olan kimse, bilge kişi.
Aydınel: Aydınlık yer, ışıklı yer.
Aydıner: Aydınlık yüzlü kimse.
Aydınol: Okumuş ve bilgili biri ol.
Aydıntan: Işıklı sabah vakti, aydınlık sabah vakti
Aydıntuğ: Üzerine ışık düşmüş tuğ.
Aydınyol: Doğruyol.
Aydinç: Ay gibi güzel, ışıklı ve dinç.
Aydoğan: Ay gibi doğmuş olan.
Aydoğdu: Ay gibi doğmuş olan, ay gibi doğan
Aydoğmuş: Ay gibi doğmuş, ay kadar güzel olan
Aydolun: Dolunay gibi.
Ayet: Kuran surelerindeki cümlelerin her biri.
Aygün: Ay gibi parlak ve ışıklı güzel gün
Ayhan: Büyük hükümdar
Ayık: Anlayışlı, uyanık, açıkgöz, zeki
Aykaç: Güzel söz söyleyen, ozan
Aykal: Aydınlık kal.
Aykan: Kanı ay gibi parlak ve temiz Ay Kanlı.
Aykın: Işıltılı kın.
Aykul: Ay gibi kutlu, ay kadar uğurlu
Aykurt: Üzerine ay ışıltısı düşmüş kurt.
Aykut: Ay gibi uğurlu.
Aykutalp: Uğurlu, cesaretli.
Aykutlu: Ay gibi güzel ve uğurlu, uğurlu ay
Ayman: Ay gibi güzel kimse
Aymete: Hun İmparatoru Mete’nin bir adı.
Aymutlu: Ay gibi güzel ve mutlu.
Aypar: Görkem, saygı uyandıran görünüş, aybar
Aypars: Ay gibi güzel ve pars gibi yırtıcı
Aypolat: Ay gibi güzel ve polat gibi sağlam.
Aysal: Ayla ilişkili, ay gibi.
Aysar: Ayın etkisiyle huyu değişen kimse
Aysoy: Aydınlık soydan gelen.
Aysungur: Ay gibi güzel, sungur, gibi, akdoğan gibi avlayıcı kimse
Aytaç: Başında ay gibi ışıklı taç bulunan.
Aytar: Olanları bildiren, haber veren
Aytek: Ay gibi.
Aytekin: Ay gibi parlak ve biricik. Çok değerli.
Aytemur: Ay gibi güzel ve demir gibi sağlam
Aytok: Ay gibi güzel ve tok
Aytolun: Dolunay.
Aytop: Yuvarlak ay, nurtopu gibi
Aytuğ: Mızrağın ucuna yapılmış ayın üstüne yapılan tüy.
Aytuna: Ay gibi güzel ve Tuna Irmağı gibi görkemli.
Aytunca: Ay gibi güzel ve Tunca Irmağı gibi görkemli
Aytunç: Ay gibi güzel ve tunç gibi sağlam.
Aytün: Aylı gece
Aytürk: Ay gibi güzel ve Türk gibi güçlü
Ayvaz: koca, eş. Güzel, yakışıklı.
Ayyüce: Yücelerdeki Ay
Azad: Bağımsız olan.
Azadi: Bağımsızlık, özgürlük.
Azam: En büyük, ulu.
Azamet: Büyüklük, ululuk, Yücelik. 2. Gurur. 3. Görkem, heybet. 4. Çalım, kurum. 5. Debdebe.
Azametdin: Dinin yüceliği.
Azat: Özgür, kimseye bağlı olmayan.
Azem: Arkadaş. dost.
Azer: Ateş
Azim: Bir şeyler yapmak için kararlı kişi, azmeden, azimli
Aziz: Onur sahibi yüce, Saygıdeğer, Manevi gücü çok üstün
Azmi: Kemikli, kemikle ilgili, azim sahibi
Aznavur: Cesur, kahraman, yiğit.
Azrak: Çok az bulunur, değerli
‘B’ İle Başlayan Erkek Bebek İsimleri ve Anlamları
Babacan: Cana yakın, olgun, güvenilir kimse.
Babaç: Azameti olan, gösterişli.
Babayiğit: Güçlü kuvvetli. 2. Mert, korkusuz adam, kabadayı. 3. Bir girişimde kendine güvenebilecek
Babek: Kafkas kökenli ayaklanma kahramanı
Babür: Hindistan aslanı
Babürşah: Moğol Devleti’ni kuran hükümdar
Badak: Ufak tefek, ufak yapılı
Badakalp: Ufak tefek yiğit
Badi: Rüzgarla ilgili
Bafun: Tunç.
Bagatur: Yiğit, kahraman, batur, alp, bahadır
Bagay: Afacan, yaramaz.
Bager: Karla birlikte esen şiddetli rüzgar, fırtına
Bağatur: Yiğit, kahraman, cesur.
Bağdaç: Bağdaşan, uyuşan dost
Bağdaş: Dost, yakın arkadaş.
Bağır: Göğüs. 2. Ok yayı ve dağda orta bölüm.
Bağış: Bağışlamak işi veya biçimi. 2. Bağışlanan şey, hibe.
Bağışhan: Hükmeden bağışlayıcı.
Baha: Değer, güzellik
Bahadır: Yiğit, kahraman, atak, gözünü daldan budaktan esirgemeyen
Bahadırhan: Güce ve kuvvete hükmeden.
Bahai: Samimi toplum ilişkisi kuran.Toplumun bir parçası olan.
Bahattin: Dinin güzelliği.
Bahir: Derya, deniz
Bâhir: (ba
Bahra: Eski bir sınır kalesi
Bahri: Denizci, denizle ilgili
Bahşı: Bilgin, öğretmen. 2. Saz şairi, âşık. 3. Hekim.
Bahti: Yazgıyla ilgili olan.
Bahtiyar: Mutlu, şanslı
Bakanay: Açık, ortada. 2. Gökyüzünde duran ay.
Bakır: Kızıl renkli maden
Bakırhan: Bakır gibi işe yarayan hükümdar.
Baki: Kalıcı, sürekli
Baksı: Bilgin, öğretmen. 2. Saz şairi, âşık. 3. Hekim. bk. Bahşı
Bakur: Kuzey.
Bala: Yavru, çocuk.
Balaban: Bir tür yırtıcı kuş, iri cins bir tür Doğan
Balabey: iri cüsseli ve saygı duyulan kişi.
Balaman: İri, büyük. 2. Şişman, gürbüz kimse. 2. Atmaca, doğan vb. yırtıcı bir kuş. bk. Balaban
Balamir: Tarihimizde bir kağan, hükümdar
Balatekin: Küçümen ve biricik, küçük şehzade
Balatürk: Güçlü kuvvetli Türk.
Balay: Ay yüzlü
Balaz: Ağaç, sürgün.
Balbal: Eski Türklerde kişinin anılması için mezarının veya bazı kurganların etrafına dikilen taş.
Balbay: Bal-bay.
Balbey: iyiliksever, hoşgörülü, saygın ve sevecen kişi.
Balcan: Bal gibi sevimli ve tatlı olan.
Baldaş: Bal gibi tatlı, taş, gibi sağlam, sert
Baldemir: Sevimli ancak yeri geldiğinde de demir gibi sert olabilen kişi anlamında
Baler: Bal gibi tatlı kimse, bal gibi erkek, yiğit
Balhan: Bal gibi tatlı yöneten.
Balı: Büyük kardeş. 2. Sevgi gösterilen kimse. 3. Veli, ermiş.
Balıbaş: Ermiş kimse.
Balıbey: Değer verilen olgun bey.
Balibey: Değer verilen olgun bey. bk. Balıbey.
Balk: Şimşek. 2. Parıltı, parlayış.
Balkan: Sarp ve geniş ormanlıklarla bezeli sıradağlar.
Balkı: Şimşek, ışık, parlayış.
Balkır: Işıl ışıl parıldar, ışık saçar
Balkırtan: Tan ışığı.
Balkış: Güzel geçen bir kış mevsimi anlamında.
Balkoç: Bal gibi tatlı ve sevimli yiğit.
Balla: şimşek, ışık, parlayış.
Balsan: Sevecen ve hoşgörülü hükümdar anlamında.
Baltaş: Bal gibi tatlı, taş gibi sağlam, sert
Bangu: Çığlık, tiz, ses, yüksek ses, bağırtı, yankı
Barak: Akıllı kişi, şaşkın
Baran: Ulu, yüce, yüksek, iri.
Baran Ege: yağmur mevsimi, büyük ulu
Baranalp: Güçlü yiğit
Baransel: Güce, kuvvete ait
Baray: Ezeli, öncesi olmayan, öncesiz.
Barayı: Öncesi, başlangıcı olmayan.
Barbaros: Büyük denizci, kırmızı sakal
Barça: Hükümdar
Barçın: İpekli bir kumaş.
Barın: Güç, kuvvet.
Barış: Uzlaşma, sulh.
Barışcan: Barışı yürekten isteyen.
Barışkan: Barışçıl
Barışta: Barış zamanı doğmuş olan
Barik: Dar, ince, narin. 2. Parıldayan.
Barka: Büyük bir çeşit sandal
Barkal: Sağlam, güçlü, sert ol
Barkan: Arap çöllerindeki kumul yapısı
Barkev: Hediye
Barkın: Gezip, dolaşan, seyyah, gezgin
Barksal: Güçlü, sağlam.
Barlas: İyi savaşçı
Bars: Arının oğul vermesi.
Bartık: Heykel.
Bartu: Eski bir hükümdar.
Bartunç: Güçlü tunç.
Baruk: Eskiden kalan kişi.
Barut: Yanıcı, yakıcı madde
Basim: Sempatik kişi
Baskan: Düşmanı alt etme, yengi.
Baskı: Kuvvet uygulamak
Baskın: Beklenmeyen ani saldırı
Basri: Gören, görme ile ilgili, görebilmek.
Başağa: Ağaların başı, kıdemli
Başar: Yaptığın işlerde başarıya ulaş, başarılı ol.
Başaran: Ereğine ulaşan, işlerini yapan.
Başat: Hepsinden üstün, benzerlerinden üstün, egemen, en başta gelen
Başaydın: Aydınlık baş.
Başbay: Çok varsıl kimse, baş zengin
Başbuğ: Eski Türklerde ordunun başındaki komutanlar ya da hükümdarlar.
Başdemir: Demir gibi sağlam.
Başdoğan: İlk doğan
Başeğmez: Güçlü, baş eğmeyen, yenilmez
Başer: Başta gelen kimse, başta gelen er.
Başhan: Hanların başı.
Başkal: Her zaman baş kalasın
Başkan: Baş olan kimse, bir topluluğun başı, önder
Başkara: Başı kara anlamında.
Başkaya: Temel, esas ve kaya gibi sağlam.
Başkurt: Başkurdistanıda yaşayan Türk halkı veya bu halkın soyundan olan kimse.
Başkut: Şanslı, talihli
Başman: İleri gelen, sözü geçen kimse, bir topluluğun ileri gelen başı
Başol: Lider ol, başa geç.
Başöz: Asıl hükümdar, öz yönetici.
Başsoy: Başkanlar soyundan gelen anlamında. .
Baştemir: Demir gibi sert başkan anlamında.
Baştugay: Tugay komutanı.
Baştuğ: Başkanlara yaraşacak kadar güzel tuğ anlamında.
Baştürk: Türk ileri gelenlerinden anlamında.
Başur: Güney.
Batı: Bir yön
Batıbay: Batıda sözü geçen, saygı duyulan kişi.
Batıbey: Batıda sözü geçen, saygı duyulan kişi.
Batıcan: İçten ve sevecen kişiliği olan anlamında.
Batıhan: Batının sultanı, hanı
Batıkan: Batı’nın Hanı ya da Batı’nın Kanı anlamında
Batın: İç, gizli, görünmeyen manasındadır.Allah’ın 99 isminden biri.
Batır: Kahraman, savaşçı yiğit.
Ba