Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, Kazankaya Kanyonu’nda gençlerle buluştu
Oktay, Dünya Yürüyüş Günü kapsamında gençlerle birlikte kanyonda yürüyüş yapıp, ateş başında sohbet etti. Kanyonun tanıtımı için gerekli …
Oktay, Dünya Yürüyüş Günü kapsamında gençlerle birlikte kanyonda yürüyüş yapıp, ateş başında sohbet etti. Kanyonun tanıtımı için gerekli çalışmaları yapacaklarını söyleyen Oktay, gençlerin sorularını yanıtlayıp, onlara tavsiyelerde bulundu.
Gençlerle birlikte türkü söyleyen Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, gençlerle bir arada olmaktan mutluluk duyduğunu ifade ederek, “Gençlerimizin sıcak ilgisi ve heyecanının yanında doğanın eşsiz güzelliği içinde yaptığımız yürüyüş enerjimize enerji, sağlığımıza sağlık kattı.” dedi.
Köy halkına hitap etti
Oktay, daha sonra Kazankaya köyü meydanında kendisini karşılayan vatandaşlara hitap etti.
Aydıncık ilçesi ve Kazankaya’nın Kümbet Ovası için hayalleri olduğunu belirten Oktay, “Sulama projemizin biran önce tamamlanması için çalışıyoruz. Yarım milyardan daha fazla bir kaynak ayrılmış durumda ve ihalesi yapıldı. Çalışmalar fiilen başladı. Allah’tan bir şey olmazsa amacımız onu 2023’te tamamlamaktır. Oradan geliriniz katlayarak devam edecek. İnşallah sizler için, memleketimiz için hayırlı olur.” dedi.
Oktay, ikinci bir hayallerinin de Kazankaya Kanyonu’nu canlandırmak olduğunu vurgulayarak, Çekerek Süreyya Bey Barajı etrafında oluşturulan Lavanta Adası’na gelen insanların kanyona da geleceğini ifade etti.
Kazankaya Kanyonu’nun muhteşem bir doğal güzellik olduğunu anlatan Oktay, bununla ilgili projeyi hayata geçirmek istediklerini dile getirdi.
Köy sakinlerinin “belediye olma” talebiyle ilgili konuşan Oktay, belediye olmak için 5 bin nüfus gerektiğini belirtti. Oktay, şöyle konuştu:
“Kümbet Ovası projesini yapar, oradan buraları sularsak, Kazankaya’da kanyonu yaparsak buranın geliri artacak mı? Peki 5 bin kişi buraya gelebiliyorsak artık Kazankayalıların gelişi söz konusu olur. 1100 nüfusla ben size ‘belediye yapabiliriz’ desem, biz yüz yüze bakacağız. Biz bir şeyin sözünü veriyorsak yaparız. Biz sizi memnun etmek için ‘olur’ demeyiz. Çünkü biz yüz yüze bakacağız. Biz birbirimizi Allah için seviyoruz. Olacak olan şeylere ‘olur’ deriz, olmayacak şeyleri sizin samimiyetinize binaen, sizin sıcakkanlılığınıza karşılık bunu yine aynı samimiyetle söyleriz. Bunun yolu nüfusla alakalı. O nüfus da bizim burayı kalkındırmamızla birlikte geri dönüşle alakalı.”